5 Ekim 2009 Pazartesi

İTALYA'DA FAŞİZMİN AYAK SESLERİ‏



Hüseyin Habip Taşkın
habibtaskin@gmail.com


Dünyada ve ülkemizde gündem hızlıca yoluna devam etmektedir. Dünyadaki gündemlerden bir tanesi, kafatasçı ve ırkçı savunma mekanizmalarını zaman içinde farklı ülkelerde harekete geçiren tekelci sermayenin yapmış olduğu örgütlenmeler ister istemez ülkelerde yankısı duyulmaktadır.

Birçoğumuz Avrupa’yı uygar ve medeniyetler ülkesi olarak biliriz. Ülkemizde birçok insanın gençlik düşlerinde “ah bir kapağı Avrupa’ya atabilsem” vardır. Bu düş, ekonomisi geri kalmış ülkenin insanlarında da vardır. Avrupa ülkelerinde olanları basın yoluyla duyarız.

İtalya’da geçmişten günümüze dipten gelen ırkçılık dalgası kalıplarını günden güne orada yaşayan yabancılar üzerinde hissettirmeye başladı. Silvio Berlusconi hükümeti İktidarda olmanın vermiş olduğu güçle politikalarını ilk başlarda sinsice kendi ülkesinde yaşayan yabancı göçmenler, ilticacılar, çalışanlar ve kendi hükümetinin resmi belgesi olduğu halde vatandaş olarak görülmeyen Romanlar üzerinden ırkçı propaganda faaliyetlerine başladı. Bu arada renkleri siyah olan Afrika kökenli insanları bazı kafatasçı polislerce gözaltına alınmış kimileride polisin şiddetiyle karşı karşıya kalmıştı.

Günümüze kadar sancılı dönemler katmerleşerek geldi. İtalyan Faşizmi kendine taban bulmak için kendisinden olmayanları günah keçisi olarak gördü ve iğrenç politika çalışmasını sürdürdü.

Silvio Berlusconi hükümeti faşist örgütlenmelere açıktan destek vermektedir. İktidara gelmeden önce basında çıkan manşetlerde Silvio Berlusconi, “Musolini’n akrabası” olduğuydu.

İtalya’da gasp ve tecavüz olaylarının artmasını fırsat bilen Silvio Berlusconi hükümeti çıkartılan yeni güvenlik yasasıyla sokaklarda gönüllü sivil birliklerinin devriye gezmesini güvence altına aldı. Bu yasa seçimden önce sağcı partilerin çalışma programında yer alıyordu.

Yasanın bir benzeri Faşist Musolini’nin iktidarında Mavi Bereliler, devlet tarafından oluşturulan ve koruma altına alınan kara gömlekli faşist çeteleri andırıyor.

Silvio Berlusconi hükümeti her ne kadar faşizmin postallarını güçlendirmeye çalışsalar da, İtalyan halkları 1945 Faşist Musolini iktidarını alaşağı ettiyseler de, şimdiki zaman tezgâhında oynanan oyunu İtalya’da yaşayan halklar bozacaktır.

La Repubblica gazetesi “paramiliter” yapıya benzettiği aşırı sağcılardan oluşan “gönüllü devriyeler”in ya da resmi adıyla “Mavi Bereliler”in ülkede endişe verici şekilde yayıldığına dikkat çekti.

Milano sokaklarında devriye görevi yapan polisler, gönüllülerle birlikteler. 1945 yılında Nazilerinde arma olarak kullandığı Roma İmparatorluğu’nun simgesi olan kartal motifi ve siyah güneşin yer aldığı üniformaları ile dikkatleri çekmektedirler.

Paramiliter Gönüllüler, kendilerine o kadar çok güveniyorlar ki ellerinde sopalarla ilticacı ve yabancı avına çıkarken, ırkçı sloganlar atıp, belediye ekiplerinin etkili olmaları içinde ellerinden geleni yapıyor.

İtalya’da faşizmin rüzgârı ağırdan esse de oradaki yaşayan halkların geçmişte yaşadıkları faşist diktatörlük zulmünü unutmuş değillerdir. Elbette yaşanılanlarla ilgili dersler çıkaran ilerici, devrimci, sosyalist ve insanım diyenlerde kendi örgütlenmelerini yaratacaklardır. Silvio Berlusconi hükümeti de gün gelecek yaptıklarının hesabını halkların adaleti önünde hesap verecektir.

Ülkenin kuzeyinde ayrı bir devlet kurmak isteyen milliyetçi Kuzey Ligi Partisi Mavi Berelilere en fazla desteği sunanlar arasındadır. Bunlarında bir geçmişi vardır! 1999 yılında Kuzey Ligi Partisi’nin taraftarının kurduğu “Padania Ulusal Muhafızı” kökenli ”Gönüllü Yeşiller”e dayanıyor. La Repubblica gazetesi, “Blues Brothers” filiminden çıkan “Illinois Nazileri”nin bir kopyası oldukları izlemini verdiğine işaret ediyor.

Güvenlik Komiteleri’nin sayısı 100 civarında olduğu tahmin edilirken, bunlar arasından en ilginç olanı Toscana’daki Follonica restorancısı tarafından, devriyecilerin eşleri için gönüllüler adı altında kuruldu.

İtalya’da güvenlik adı altında faşist örgütlenme yapılırken, insanların sindirilmesi içinde her yolu ufaktan deneyen kafatasçı düşünce, ülke genelinde denizanası gibi çoğalmaya çalışmaktadırlar. Gelişen olaylar için kılavuz gerekmez! Faşizme karşı örgütlü bir gücün yaratılması gerekir. Onu da, ülkenin emekçi insanlarıyla, ilticacıları ve göçmenleri yaratacaktır.

İtalya’da faşist devriyelere karşı ilticacıların ve sol grupların etkin oldukları bölgelerde alternatif devriyeler kurmaya başladı. Venedik’te sosyal, kültürel ve siyasi bölünmelerin çok görünür olduğunu, Padoue’de faşist devriyelerin, sol gruplarla karşı karşıya geldiğini Padoue’ye yakın Jesolo komününde sol gruplar “Yurttaşlık İlkyardımı” adı altında ilk devriyelerini kurdular. İlticacı ve göçmenlerde bu devriyelerde yer almaktadır.

İtalya’daki oynanan oyunda faşizm canlanmaya “kanlanmaya” başladı. Sonuç itibarıyla İtalyan halklarının yanındayız. Faşizm geçmişte nasıl kan döktüyse ve o kanda boğulduysa, aynı şekilde daha fazlasını görecektir.

Hiç yorum yok: