4 Şubat 2010 Perşembe

YAŞAMIN KIYISINDA HALKLAR


Hüseyin Habip Taşkın
habibtaskin@gmail.com

Yaşamak her şeye rağmen güzeldir. Ama yaşamın, insanın canını sıkan, güldüren, düşündüren yanları da olmaktadır. Yaşamın güzel olabilmesi için de insanca yaşamın olabilmesi gerekmektedir. Peki, insanca yaşayabiliyor muyuz? Bu soruyu hepimizin kendimize sormamız gerekmektedir.

İnsanca nasıl yaşanılır dersiniz? Milliyeti, kültürü ve ten rengi ne olursa olsun ilk önce insandır ilkesi benimsenmelidir. Yaşadığımız coğrafyada ihtiyaçlarımız ne olursa olsun ortakça kullanabilmeliyiz. Yarınlarımızdan, geleceğimizden kuşku duymamalıyız. İnsanın insanı ezmediği, horlamadığı aydınlık günler içinde hepimiz insanca yaşamalıyız.

Silahların gölgesinde değil, işkencenin altında değil, cezaevinin içinde değil, idam sehpasında değil, kalleş pusularda değil… İnsan düşüncesini özgürce söyleyebildiği ortamda özgür olabilir ancak.

Bu ülkede sorgulanması gereken birçok konu var. Irkçılık açıktan devam etmektedir. Hem de iktidara gelen hükümetlerce uygulanmaktadır. Linç kampanyaları bilinçlice örgütlenmektedir. Çok uzak tarihlere gitmeye gerek yok, 19 Ocak 2007 tarihine dönüp bakmalıyız. Hırant Dink’in ölüm emrini verenler, beyaz perdenin arkasındadırlar. Uygulayıcıları başroldedirler.

Şaka değil, tam üç yıl olmuş! Dava arpa boyu ilerlememiş. Adaletin kılıcı körelmiş. Irkçılığa pirim verilmişti bir kere. Sanık sandalyesinde oturanlar, mahkemeye getirildiklerinde “Yaşasın Büyük Birlik Partisi ve Alperenler” diye bağırmışlardı. Bu partiyi MHP’den ayrılan Muhsin Yazıcı ve ekibince kurulmuştu. Bizden değildir deseler de, birlikte çekilmiş fotoğraflar karaya vururcasına manşetlerde yer bulmuştu.

Nedense ırkçı eylemlerde MHP’nin, Ülkücü kanadının rol aldığını olaylarda görmekteyiz. Bir zamanlarda basında kimi köşe yazarlarının, Devlet Bahçeli ve MHP’si için söylemiş olduğu sözler vardı: “MHP değişti…” “Eski MHP değil…”

Orda biraz durup, gelişen olaylara bir bakalım. Irkçılık ve kafatasçılık olaylarında Bahçeli derki: “uzak durun, tuzağa düşmeyin…” Ancak ülkücü kanadın bir kemsi adli olaylarda yer alsa da, Bahçeli bunları dıştalamış olarak gözükse de, özünde iç içe geçmişlerdir.

MHP asla değişmedi. Gelişen süreç içerisinde kılıf değiştirdi. Irkçı saldırılar içerisinde onlar vardır. Devletin vurucu güçleridir onlar… CHP’de ırkçı bir partidir. Manisa’nın Selendi ilçesinde Romanlara yapılan vahşice saldırıda rol oynayan MHP’li Belediye Başkanı ve diğer ülkücülerdir. Hiçbir ırkçılığın üzerine gidilmediği için, iktidar ve muhalefet partisi CHP avukatlığa soyunarak, MHP’yi ak kaşığa çevirdiler.

Bu kafalarla ırkçılık yükselişe geçti. Daha çok canın yanacağı bellidir. MHP hiçbir zaman değişmedi…

İşin ilginç yanı da kendine Marksist ve Leninist diyen bazı hareketlerin bugünlerdeki söylemleri aynen, MHP, CHP ve AKP’yi destekler nitelikte olmasıdır. Kürt ve Roman denilince tüyleri diken diken olmaktadır. Bir zamanlar “Ulusların kader tayin hakları vardır; İsteyen ulus ayrılabilmeli” diyenler, size şimdi ne oldu? Kafanıza 12 Eylül 1980 askeri darbesinin postalımı düştü!?

Kürt, Roman olmak ya da diğer halklardan olmak suç mu? “Halkların Kardeşliği” diye alanlarda slogan atıyorsunuz. Ayakları yere basmayan bu sloganda ırkçılık yaptığınızın farkında mısınız? Hırant Dink niçin katledildi, hiç düşündünüz mü? Ermeni olduğu için katledildi. Gerçekten halkların birliğini ve haklarını istediği için katledildi. Dünya tüm insanlarındır, bunu hiçbir zaman unutmayınız. Tüyleriniz diken diken olmasın birbirimizi ilk önce anlayabilelim.

12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından bazı ülkücüler devlet tarafından bazı eylemlerde kullanıldı. İşleri bitince de bir köşeye bırakıldılar. Abdi İpekçi’nin katili Mehmet Ali Ağca serbest bırakıldı. Şovunu güzel oynadı. Ülkücü hareketin tetikçi isimlerindendir. Devlet Bahçeli “bizden değildir” dese de yüreği öyle söylememektedir.

“MHP değişti” mi dediniz! Gelişen olayları iyice gözlemleyiniz. Oyuncular MHP ve Ülkücü faşistlerden oluşmaktadır.

Faşizme inat, biz halklar bir arada insanca yaşayacağız. Sevgimizi de saygımızı da göstereceğiz. Hiçbir ırkçı güç buna engel olamayacaktır. Bunu da birlikte başaracağız.


NEWROZ HAFTALIK SİYASİ YORUM GAZETESİ

Hiç yorum yok: